Patriot Modernizasyonu uzun ve ilginç bir süreç. Bölüm 1
Patriot değişen tehditlere karşı kendisini geliştirmeye devam ediyor. Gelişim süreci uzun bir hikayeye sahip
Patriot sistemi 1982’de Amerikan ordusuna sunuldu ve Raytheon, ABD ve 13 ortak ülkeden gelen yatırımlarla sistemi sürekli olarak geliştirdi. Sistemin en az 2040’a kadar sahada kalması bekleniyor. Halen 19 ülke tarafından kullanılmakta.
Patriot siteminin gelişen tehditler nedeniyle yetersiz kalmasından endişelenen kullanıcılar nedeniyle modernize edilmeye ihtiyaç ortaya çıktı. Bu kapsamda üretici firma olan Raytheon ilk olarak 2016 yılında Patriot’un sensör (radar) modernizasyonuna başladı.
Raytheon Patriot sistemleri ile birlikte kullanılacak olan ve geleceğin Hava ve Füze Savunma Sisteminin Radar (sensör) teknolojisini bu yıllarda telaffuz etmeye başladı. İlk kez şirketin Entegre Hava Savunma Merkezinde gösterdikleri Galyum Nitrür (GaN) Aktif Elektronik Taramalı Dizi Radarı (Active Electronically Scanned Array, AESA) artık kulislerde konuşulur olmuştu. Böylece Raytheon şirketi içinde Galyum Arsenit teknolojisinden Galyum Nitrür teknolojisine geçişin başlamış olduğu görülmüştür. Yetkililer, şirketin 16 yıl boyunca GaN teknolojisini geliştirmek için 200 milyon dolardan fazla yatırım yaptığını ve zamanla ABD hükümetinin yatırımlarıyla desteklendiğini söyledi. Bu söylemin tarihinin 2016 olduğunu düşünürsek firmanın GaN teknolojisini geliştirilmeye 2000 yılında başladığını tahmin edebiliriz.
Aynı zamanlarda Lockheed Martin, Orta Genişletilmiş Hava Savunma Sistemi (Medium Extended Air Defense System, MEADS) adı verilen rekabetçi bir hava ve füze savunma sistemi geliştirmeye başladı ve gelecekte Raytheon ile doğrudan ülke içinde ve dışında rekabet edeceğini gösterdi.
Aktif dizi teknolojisinin güzelliği, dağıtılmış elemanlarınız olması ve bunlardan herhangi birinin ölmesi durumunda bunun sorun olmaması, bol miktarda yedekliliğe sahip olmanızdır.
O zamanki şirket yetkililerin dediği şu cümleler bugün gerçek oldu. “Gelecek, mevcut kapasiteyi nasıl yerleştireceğiniz, sisteminizin büyümesine nasıl izin vereceğiniz, işletim sisteminizin maliyetini nasıl düşüreceğiniz, güvenilirliği nasıl artıracağınız, mevcut kapasitenizi hava ve füze savunmasının geleceği olan ağa entegrasyonunun nasıl hazırlayacağınızla ilgilidir. Bu gelecektir. Aktif diziler bunun için anahtardır. GaN, bu dizilerin inşa edileceği bir sonraki teknolojidir.”
Ek olarak, GaN radarının Patriot’a entegrasyonu çok az yeni yazılım değişikliği gerektirdi. Neredeyse hiçbir değişiklik yoktu ya da çok azdı ve sistem birkaç gün içinde hedefleri izlemeye başladı.
Amerikan ordusu 2017 mali yılı için Entegre Hava ve Füze savunma Radarı için yarışma şeklinde harcanacak bir fon ayırdığını duyurdu.
Raytheon son iki yılını bir demo radar geliştirerek geçirdi ve gelecek iki yıl içinde de hükümetin test programına girmeye hazır olmayı bekliyordu. Aslında Raytheon kendi radarının hükümet test programına girmeye hazır hale getirmek için iki yıldan az bir süreye ihtiyaç duyduğunu tahmin edebiliyordu.
GaN radar geliştirme faaliyeti, diğer ülkelerin füze savunma yeteneklerini yükseltmeyi veya yeni bir şey satın almayı ciddi şekilde düşündüğü bir zamanda geliyor. Bunu gören Raytheon, 2015 yılında hükümetten GaN AESA radarı için ihracat onayı aldı.
Bu arada Almanya ve MEADS ekibi ortaklık kuracakları daha fazla ülke ararken devam eden bir geliştirme sözleşmesi yapmak için çalışmaya da başladılar.
Bu tarihlerde Polonya, Türkiye, İsveç, Romanya, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya ve Almanya gibi ülkeler hem Patriot modernizasyonuna, hemde MEDAS gibi diğer çözüm yolları yanı sıra yerli üretim geliştirmeye yöneldiklerini deklere ettiler.
Gelişmiş teknoloji içeren hava savunma silah sistemlerine olan ihtiyaç, bu yönde taleplerin de artmasına neden olmakta bu nedenle piyasa genişlemekte ve rekabetçi bir geleceğe doğru gitmekte idi.
