BAE, Türkiye’nin KAAN Savaş Uçağına İlgi Gösterdi

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Abu Dabi’de düzenlenen IDEX 2025 fuarında, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından geliştirilen KAAN savaş uçağı projesine olan ilgisini dile getirdi. Bu gelişme, Türkiye ile Körfez ülkeleri arasındaki savunma iş birliğinin genişlemesi açısından yeni bir adımı temsil ediyor. TUSAŞ CEO’su Mehmet Demiroğlu tarafından yapılan açıklamada, Türkiye ve BAE’nin ortak bir hava platformu geliştirme olasılığını da değerlendirdiği belirtildi.

KAAN: Beşinci Nesil Hava Üstünlüğü Uçağı

KAAN, Türkiye’nin F-16 filosunun yerini alması ve ihracat pazarına sunulması amacıyla geliştirilen beşinci nesil hayalet savaş uçağıdır. Çift motorlu yapıya sahip uçak, düşük radar izi sağlayan karbon kompozit gövde, supercruise kabiliyeti, gelişmiş sensör entegrasyonu ve ağ merkezli harp yetenekleri ile dikkat çekiyor. KAAN’ın başlıca sistemleri arasında MURAD-600A AESA radarı, KARAT-200 IRST elektro-optik sensörleri ve dijital kokpit donanımı yer alıyor. Pilotlar için TULGAR akıllı kask entegrasyonu da sağlanıyor.

Uçak, hava savunma, taarruz ve keşif görevleri için tasarlandı. Silah yükü açısından sekiz iç, altı dış silah istasyonu bulunan KAAN, Gökdoğan (Peregrine) ve Gökhan (Skykhan) hava-hava füzeleri ile donatılabilecek. Ayrıca, SOM-J seyir füzesi, KUZGUN-TJ ve AKBABA mühimmatları gibi hava-yer silahları taşıma kapasitesine sahip.

KAAN’ın kendi kendini koruma sistemi, radar ikaz alıcılar, IRFS elektronik harp sistemi, kızılötesi karşı tedbirler ve ANKA-III İHA ile ortak operasyon yeteneği gibi unsurları içeriyor. İlk etapta General Electric F110 motorları ile donatılan KAAN, ilerleyen süreçte yerli motor entegrasyonu ile güçlendirilmesi planlanıyor. İlk hizmete giriş tarihi 2028 olarak belirlenmiş olup, seri üretime geçişle Türkiye’nin hava gücünü ve uluslararası savunma iş birliklerini ileriye taşımayı hedefliyor.

BAE ve Türkiye Arasında Savunma Alanında Yeni İş Birliği Fırsatları

IDEX 2025’te TUSAŞ, çeşitli resmi heyetlerin dikkatini çekerken, özellikle BAE ile üst düzey görüşmeler gerçekleştirildi. TRT Haber’e konuşan Demiroğlu, KAAN projesinin sadece Türkiye’ye özgü olmadığını, uluslararası ortakları da içerebileceğini vurguladı. Bu kapsamda, Suudi Arabistan’ın projeye destek sağladığı ve yeni iş birliklerinin değerlendirildiği belirtildi.

BAE’nin Türk savunma sanayisine ilgisi sadece KAAN ile sınırlı değil. TUSAŞ ve BAE merkezli Calidus şirketi, Hürkuş eğitim uçağının modernizasyonu için anlaşma imzaladı. Bu iş birliği, BAE Hava Kuvvetleri’nin eğitim yeteneklerini geliştirmeyi amaçlıyor ve aynı zamanda sanayi iş birliklerini genişletme fırsatı sunuyor.

Öte yandan, ATAK helikopterleri de Türkiye ve BAE arasındaki savunma görüşmelerinin önemli bir başlığını oluşturuyor. Körfez ülkesi, Türk yapımı ATAK helikopterine uzun süredir ilgi gösterirken, geçmişte platform üzerinde testler gerçekleştirmişti. Ancak, olası bir alım anlaşması askıya alınmıştı. IDEX 2025’te bu konu yeniden gündeme geldi ve taraflar arasında ATAK helikopteri satın alımı konusunda yeni müzakereler başlatıldı.

Ortak İHA Geliştirme Projesi ve ANKA-3’ye İlgi

Türkiye ve BAE, yalnızca mevcut platformlarla sınırlı kalmayarak, yeni bir hava platformunun ortak geliştirilmesi konusunu da masaya yatırdı. ANKA-3 insansız savaş uçağı, BAE’nin en çok ilgi gösterdiği sistemlerden biri olarak öne çıkıyor. Keşif ve taarruz misyonları için tasarlanan ANKA-3, ileri düzey insansız hava sistemleri alanında yeni iş birliği fırsatları sunuyor.

KAAN Programında Son Durum

TUSAŞ, KAAN projesinde prototip geliştirme sürecine hız kazandırdı. İkinci prototipin 2025 sonuna kadar tamamlanması, üçüncü prototipin ise 2026 başlarında üretilmesi hedefleniyor. Türkiye, test ve üretim süreçlerini hızlandırarak, 2028’de ilk teslimatları gerçekleştirmeyi amaçlıyor.

BAE’nin KAAN savaş uçağına gösterdiği ilgi, Türkiye’nin savunma sanayiinde küresel ölçekte artan etkisini gözler önüne seriyor. Türkiye, askeri havacılık alanında stratejik ortaklıklarını genişletmeyi hedeflerken, BAE ise en son teknolojilere sahip hava gücü unsurlarını envanterine katmayı planlıyor. IDEX 2025’te yapılan görüşmeler, iki ülke arasındaki savunma iş birliğini daha ileriye taşıyacak potansiyel projelerin habercisi olarak değerlendiriliyor.